BU TOPLUMUN PARÇASIYIZ! Kilim Gazetesi Paneli Stuttgart’ta Düzenlendi

BW-HABER

Stuttgart 3 Kasım 2018

BU TOPLUMUN PARÇASIYIZ!

Düzenlediğimiz toplantılar ile Avrupalı Türklerin ortak sorunlarını ele alarak, içinde yaşadığımız sistem içerisinde daha etkin bir noktada yer alınması yönünde çözüm önerileri üretmeye devam ediyoruz.

Stuttgart-Feuerbach’ta düzenlediğimiz; Sivil Toplum, Siyasal Katılım ve Yerel Siyaset konulu Panelimizde konuşmacılar; daha güçlü bir Sivil Toplum yapılanması için neler yapılmalı? daha üst düzeyde bir Siyasal Katılımın temelleri nasıl oluşur ve Almanya’da yaşayan Türk toplumunun Yerel Yönetimlerde daha fazla temsil edilmesi için neler yapılabileceği konularında görüşlerini ortaya konuldu.

STUTTGART – Stuttgart-Feuerbach’ta düzenlediğimiz; Sivil Toplum, Siyasal Katılım ve Yerel Siyaset konulu Panelimizde; UID Genel Merkezden Bülent Güven, TDU Pfalz e.V başkanı Ender Önder, Almanya Türk Toplumu Başkanı Gökay Sofuoğlu, ASAP ve GS GROUP’un kurucusu Gürsel Şen, BIG Partisi Genel Başkanı Haluk Yıldız ve Stuttgart Büyükşehir Belediye Meclisi Üyesi Sibel Yüksel fikirlerini anlattı.
Toplantıya, Stuttgart Başkonsolosu Erkan Öner, Ticaret Ataşesi Mehmet Ali Yılmaz, Eğitim Ataşesi Dr. Ümit Kaptı ve DİTİB, UID, ATİB, ATB, ASİP, MÜSİAD, ATGİAT, DESBİR, Rizeliler, Bayburtlular, Sivaslılar ve Batı Trakyalılar derneklerinin temsilcileri ile iş ve siyaset çevresinden seçkin davetliler katıldı.
Açılış konuşmasını Ali Batmaz’ın yaptığı konuşmada Başkonsolos Erkan Öner de bir selamlama konuşması yaptı. Programın moderatörlüğünü ise Ramazan Kara ile Sevil Özlük yaptı.

Başkonsolos Öner: “Yaşamın her alanında Eşit Katılım sağlanmalıdır
Başkonsolos Öner konuşmasında sivil toplum çalışmalarının önemine işaret ederek, özellikle gençleri sivil toplum çalışmalarına kazandırmak gerektiğini kaydetti. Öner, bu konunun sadece Türk toplumunun değil, Baden- Württemberg’in geleceği açısından büyük önem kaydettiğini vurguladı. Bu yönde bizlere düşen görevin ise gençlere alan açmak, daha fazla imkan sunmak, daha fazla öne çıkmalarını sağlamak olduğunu belirtti. 
Başkonsolos Erkan öner konuşmasında, “Artık, haklı olarak Entegrasyon yerine eşit katılım üzerinde düşünmemiz, kafa yormamızın zamanı gelmiştir. Yaşamın her alanında eşit katılım sağlanmalıdır. sadece Türk kökenli nüfusun değil, göçmen kökenlilerin Almanya’da siyasal katılım düşük. Daha eşit bir katılım haline gelmesi önemlidir. Bu hususta bugünkü çalışmaları da çok faydalı buluyorum” ifadelerine yer verdi.

Her zaman olduğu gibi yine toplumumuzun farklı kesimlerinin biraraya geldiği toplantıda yapılan konuşmalarda ve sorulan sorularda; daha güçlü bir Sivil Toplum yapılanması için neler yapılmalı? daha üst düzeyde bir Siyasal Katılımın temelleri nasıl oluşur ve Almanya’da yaşayan Türk toplumunun Yerel Yönetimlerde daha fazla temsil edilmesi için neler yapılabileceği konularında görüşlerini ortaya konuldu.

Programda konuşmacıların değindiği konuların satıur başları satır başları:

Sibel Yüksel: “Yerel Siyasete ilgi az”
Türk ve yabancı kökenlilerin yerel siyasete çok fazla ilgi göstermediklerini söyleyen Sibel Yüksel, 60 kişilik Stuttgart Büyükşehir Belediye Meclisi’nde sadece beş tane yabancı kökenlinin bulunduğunu, bunların içinde de sadece bir tane Türk kökenli üyenin yer aldığını kaydetti. İnsan yaşamını yakından ilgilendiren en önemli kararların bu yerel meclislerde alındığına dikkat çeken Yüksel, “Ama maalesef, bizim insanımız henüz bunun farkında değil” diye konuştu.

Ender Öner: “Gençleri motive etmeliyiz”
Yerel siyasetin önemini anlatan Ender Öner, yerelde siyaset yapanlara “Türklerle birlikte Almanları da kazanmalıyız” çağrısı yaptı. Öner ayrıca, yerel siyasete ve sivil toplum çalışmalarına özellikle gençleri de katmak ve onları bu yönde motive etmek gerektiğini dile getirdi.

Haluk Yıldız: “Sorumlu sadece biz değiliz”
STK çalışmalarının çok fazla yol alamadığına dikkat çeken Haluk Yıldız, “Ama bunun sorumlusun sadece biz değiliz. İçinde yaşadığımız egemen topluma da büyük ödebler düşüyor. Bu toplum tarihsel bazı özellikleri nedeniyle bizleri çok fazla kabul etme niyeti göstermiyor. Kendimizi kabul ettirmemiz çok zor. Bu nedenle siyasi bir irade ortaua koymamız lazım. Biz atalarımızın da dediği gibi; “Kendi işini kendin gör” felsefesi ile hareket ediyoruz” diye konuştu.

Bülent Güven: “Sağa doğru bir eksen kayması var”
Almanya’da yerel ağırlıklı bir yönetim sisteminin olduğuna vurgu yapan Bülent Güven, STK ları da içine alan geniş çaplı, bir master planı geliştirmek gerektiğini söyledi. Son on Yılda Almanya’da sağa doğru bir eksen kayması yaşandığına dikkat çeken Bülent Güven, önümüzdeki yıllarda Almanya’da çok büyük tartışmalar yaşanacağını iddia etti.

Gürsel Şen: “Heilbronn’da yapılacak çok iş var”
Türk ve göçmen kökenlilerin, yerel meclislerde oldukça düşük oranlarda temsil edildiğini söyleyen Gürsel Şen, Heilbronn örneğini vererek, “Heilbron’da yüzde 53 oranında göçmen kökenli nüfus yaşıyor. Yine 18 altı nüfusun ise yüzde 73’ü göçmen kökenli. Ancak Büyükşehir Belediye Meclisi’ne baktığımızda bunlardan birisi dahi göçmen kökenli değil. Şimdiye kadar buralarda yer alınması gerekiyordu. Ama geç kalınmış değildir. En azından Türk insanına, gençlere örnek olması açısından aday oldum. Belediye Meclisinde Türklerin gözü ve kulağı olmak istiyorum. Bu yüzden de Türklerin direk oylarına talibim. Türklerin oyu ile seçilmek istiyorum. Heilbronn’da yapılacak çok iş var” diye konuştu.

Gökay Sofuoğlu: “Toplumumuzla siyaset arasında bir kopukluk var”
Yerel seçimlerde aday sorunu olmadığına değinen Gökay Sofuoğlu, geçtiğimiz seçimde farklı partilerden çok sayıda adayın seçimlere katıldığına vurgu yaparak; “Aday sorunu yok. Ancak seçilme sorunu var. Seçmen farklı gördüğü isimlere uzak duruyor. Seçilebilmek için yaşadığınız bölge ile özdeşleşmeniz gerekiyor. STK’lar güzel çalışmalar yapıyor ancak bunları siyasete yönlendirme konusunda alt yapı çalışmaları zayıf kalıyor. Toplumumuzla siyaset arasında bir kopukluk var. Farklı ve gereksiz tartışmalar içerisindeyiz. Yerel ile federal siyaseti maalesef birbirine karıştırıyoruz. Sadece Türklerin oyu ile başarılı olmak mümkün değil. Yerel yönetimler o bölgede yaşayan herkesi ilgilendiriyor. Etnik açıdan hareket etmemek gerekiyor” dedi.